Ürün Yerleştirmenin Tüketim ve Sinema İlişkisi

Ürün yerleştirmenin hem yoğun hem de çok etkili kullanıldığı beyaz perde, ir iletişim vasıtası olarak toplumları ve tüketim algısını etkilemektedir. Markanın filmlerdeki yerleşimi, geleneksel reklam metotlarından farklı bir şekilde sunulmaktadır. İzleyicilerin televizyon, radyo, gazete gibi geleneksel medyada yayınlanan reklamları izleme zorunluluğu yoktur. Sinema filmleri ise, izleyicileri her zaman reklamlarla buluşturmaktadır. Sinema filmleri, reklamlar yoluyla seyircileri bir anda zevklendiren ve tüketici hissi veren bir duruma getirmektedir. Tüketici senaryoda geçen markayı senaryonun bir parçası olarak algılamakta ve kendisinde ticari hedeften uzak bir his uyandırmaktadır, bu durum diğer satış yöntemlerinden farklı olarak kendini göstermektedir. Burada hedeflenen şey; izleyicilere verilen mesajların ticari etkisini fark ettirmeden ya da farklı ticari mesajlardan ayrı bir şekilde algılanmasını ortaya koymaktadır. Sinemayı tüketicilerle buluşturmak hiç de zor değildir. İzleyiciler hiçbir dış etkiye maruz kalmadan filme odaklanırlar. Bu da onların film içindeki ürünleri daha rahat hatırlamalarını sağlar. Bunun dışında sinema seyircisinin odak noktası yalnızca beyaz perdedir. Sinema esnasında bir reklam dizisiyle karşılaşmadıkları için seyirci film içindeki mesaj ve telkinlere daha müsait hale gelmektedir, marka yöneticilerinin de sinema tercihi bu yüzdendir (YAZICI, 2018).

Bilgi araştırma aşaması tüketici satın alma karar sürecinden birisidir. Bu aşamada ürün yerleştirme süreci,  yeni çıkan hizmet ve ürünlerin marka bilinirliğini oluşturmada bir seçenek olarak düşünülmektedir.  Klasikleşen yöntemlere nispeten film, dizi ya da programları izlerken maruz kalınan ürün ya da marka hakkında bilgi edinilmesini gerçekleştirmektedir (Kit, 2004).

Markaların Popülerliklerini korumaları için filmlerdeki ürün yerleştirme pazarlamacılar açısından çok önemli bir yöntemdir. Çünkü filmler mesaj iletmekte ve bunları uzun ömürlü kılmaktadırlar. İzlenen televizyon yayınları, CD ve DVD satışları ile Hollywood filmleri, dünya genelinde izleyicilerin ilgisini ve dikkatini ev ortamında daha uzun süre tutabilmektedir. Az sayıda kullanım olanağına sahip bulunan yasaklı ürünler sinemada marka yerleştirme konusunda esas reklam alanı olurken, başka sınıf ürünler için ise marka iletişimini arttıran özel bir yöntemdir. Filmlerde etkili bir şekilde Marka yerleştirme uygulaması ise tüketicilerle etkili iletişim kurabildiği için önem arz etmektedir. Ürün yerleştirme sinemacılar açısından filmlere gerçeklik boyut katkısıyla önemli ve gerekli görülmektedir. Senaryo yazarlarının mantıklarına göre, markalar şahısları ve içinde bulundukları halleri öyküleştirmeye katkıda bulunur. Böylece markalar güçlü anlamsal bir iletişim kurarlar (AYDIN D, 2009).

Tüketici gündelik hayatında çok faz la marka ile karşılaşmakta ve doyum oranına ulaşmaktadır. Bu markaları izledikleri ve duydukları yerlerde görmek onarda gerçeklik hissiyatı oluşturmaktadır. Tüketicinin istemeden içerisinde bulunduğu ve maruz kaldığı ürün yerleştirmeler hedef kitleyle özdeşleşecek bir biçimde konumlandırılarak satın alma davranışına yansıtılmasıdır. Bu durum sonrasında tüketici ürünü ya da markayı benimsemekte ve gelecekte satın alma davranışına dönüştürülmesi amaçlanmaktadır. Ama bu durum kesin bir ürün yerleştirme sonucu sayılamaz. Ürün yerleştirmenin iyi konmlandırılması ve türü bu durumda belirleyici bir özelliğe sahip olmaktadır. Komedi programları eğlendirici içeriklere sahip olduğu için daha etkili olduğu da söylenebilir ve daha çok tercih edilmektedir (KINIT, 2014)